Sınava giren arkadaşlara bazı naçizane tavsiyelerde bulunmak istiyorum.
Bu sınav hayatınızın geri kalanını etkileyecektir ancak yüksek puan alırsanız hayatınız iyi olur, düşük not alırsanız kötü bir yaşamınız olur gibi düşünmeyin. Girdiğiniz sınava göre sadece okuyacağınız okul değişecek. Okula bağlı olarak rahat bir yaşamınız olacak gibi bir yanılgıya kesinlikle düşmeyin çünkü okul sadece sizin istediğiniz kadar size etki edebilir. Üniversitenin iş yaşamına etkisini bir örnekle açıklamak istiyorum.

İş yaşamı 10 katlı bir bina gibidir.

1’inci kata kolay veya zor olarak girmenizi mezun olduğunuz üniversite belirler. İyi bir üniversitede okuyanlar rahatça o kata ulaşırlar.

2, 3 ve 4’üncü katlar ise seçtiğimiz iş alanı ve iş bölümünün bize olan uygunluğu ile ilgilidir. Doğru işte doğru görevdeysek 2, 3 ve 4’üncü katlara çıkarız.

5, 6 ve 7’nci katlar ise bizim çabalarımıza bağlıdır. Yaptığı işi severek yapan her birey gibi okuyarak, araştırarak kendimizi geliştirirsek başarıya ulaşırız ve müdürlük katları olan 5, 6 ve 7’nci katlarda kendimize yer buluruz.

8 ve 9’uncu katlar ise yaptığımız fedakarlıklara bağlıdır. Mesai kavramını yıkmış ve çalıştığı  şirketi için fedakarlıklar yapan kişiler yöneticilik katları olan 8 ve 9’uncu katlarına ulaşır.

10’uncu kat ise liderlik katıdır ve bu kata ulaşmanın tek yolu 8 ve 9 da gösterdiğiniz liderlik becerisidir. 8 ve 9 da yer alan yöneticiler arasında ekibini çevresinde en iyi şekilde toplayan, ekibiyle ekip olabilen kişiler lider olarak 10’uncu katta yer alırlar.

Sonuç olarak şunu unutmayalım;

Herkesin, herkesin yapabileceğini söylediği işi herkesten farklı olarak başaranlar herkes tarafından örnek alınan kişiler olurlar.

Ahmet Çetinli